MHP Hatay Milletvekili Lütfi Kaşıkçı TBMM’de 2025 Yılı Bütçe Kanunu görüşmelerinde partisi adına söz alarak Suriye’deki gelişmeleri değerlendirdi. Suriye’nin bütünlüğünden yana ifade eden Kaşıkçı, Hatay’da farklı etnik köken ve inanç sahiplerinin bir arada huzur içinde yaşadıklarını ifade etti.
YENİ DÖNEMDE SURİYE’NİN YANINDAYIZ
‘’Şu anda yeni bir döneme doğru geçici bir idare söz konusu. Bundan sonra geçici bir hükûmet ve daha kalıcı bir siyasi yapıyla Suriye’nin yoluna devam etmesini bekliyoruz. Biz, Suriye’de, Suriye halkının tamamını kapsayan, hangi dinden olursa olsun hangi mezhepten, inançtan, etnik kimlikten olursa olsun Suriye halkının tamamını kapsayan bir siyasi yapılanmayı savunuyoruz. Suriye’nin toprak bütünlüğünden, egemenliğinden yanayız. Suriye’nin bir bütün olarak varlığını devam ettirmesini ve huzur içinde, refah içinde bir gelecek oluşturmasını istiyoruz. Komşularına, bölgeye istikrarsızlık aktarmayan, tam tersine, hem kendi içinde huzuru, istikrarı yakalamış hem de tüm bölgenin huzuruna, istikrarına, refahına katkıda bulunan bir Suriye görmek istiyoruz. Bu, elbette kolay değil. İçinde bulunduğumuz süreç elbette bazı belirsizlikler, bazı riskler içeriyor ama biz tüm gayretimizle Suriye halkının tamamının yanındayız, yanında da olmaya devam edeceğiz. ‘’
ATATÜRK VE CUMHURİYET’E BORÇLUYUZ
Bu sürecin zor olduğunu elbette bizler de çok iyi biliyoruz ama inanın imkânsız değil, “imkânsız” diyen arkadaşlarımız var, onlar “imkânsız” derken altını şu şekilde dolduruyorlar: “Suriye çok dinli,çok mezhepli bir yer. Dolayısıyla burada bir siyasi yapıyı kurmak çok zor.” Bakın, arkadaşlar, Suriye’nin ikiz kardeşi olan Hatay’da bu yapı kurulmuş. Nasıl kuruldu? Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere emanet ettiği cumhuriyet sayesinde, demokrasi sayesinde bu yapı kuruldu. Hatay’da da Yahudi vatandaşlarımız, Hristiyan vatandaşlarımız, Ermeni vatandaşlarımız, Alevi vatandaşlarımız, Kürt vatandaşlarımız var; bir arada, birlik içerisinde çok huzurluyuz. Aynı şekilde, Suriye’nin olması için de dua ediyoruz, gayret gösteriyoruz’’ şeklinde konuştu.
AFRİN’DE NE İŞİMİZ VAR DİYENLER COĞRAFYA VE TARİH’E UZAK
‘’Türkmen bir ailenin çocuğuyum, Türkmen Dağı’nda yaşayan Bayır bucak Türkmen’i soydaşlarımızı biliyor musunuz? Halep’te yaşayan Türkmenlerin neler çektiğini biliyor musunuz? “Golon Türkmenleri” diye bir ifade duydunuz mu? Bugün İsrail’in işgal ettiği o bölgede Türkmenlerin yaşadığını biliyor musunuz? Lütfen, tarihimize bu şekilde yabancı olmayalım. Ben, bugün bu konuşmaya aslında Mustafa Kemal Atatürk’ün Nutku’yla gelecektim, okumadıysanız tavsiye ederim; Zeytindağı’nı bir okuyun, Mustafa Kemal Atatürk’ün Halep’teki anılarını bir okuyun, Halep’te Fransızlara karşı verdiği mücadeleyi bir okuyun. Hani “Afrinde ne işiniz var?” dediler ya, Mustafa Kemal Atatürk’ün Afrin’de Raco kasabasında bir konağı var biliyor musunuz? O konakta Fransızlara karşı bütün askeri operasyonu yönetmiş. O coğrafya böyle bir coğrafya. ‘’ diyerek değerlendirmesini tamamladı.