Hatay Tabip Odası Antakya ofisinde yapılan PM2.5 ölçümleri; Hatay’daki hava kirliliğinin limit değerlerinin üç katı üzerinde olduğunu aktardı. 10-11 Haziran günlerinde yapılan ölçümde PM2.5 ortalaması 48 µg/m3 olarak tespit edildi. 16-17 Haziran ve 10-11 Temmuz tarihlerinde yapılan ölçümlerde çıkan sonuçlar da yine kılavuz değerlerin çok üstünde tespit edildi.
Resmi hava kalitesi izleme istasyonlarında hiçbir ölçüm yapılmayan Hatay’da Türk Tabipleri Birliği ve Temiz Hava Hakkı Platformu’nun kendi çabasıyla gerçekleştirdiği ölçümlerle gerçek tabloyu ortaya koydu. Temiz Hava Hakkı Platformu ve Türk Tabipleri Birliği’nin Hatay Tabip Odası’nın Hatay Antakya şehir merkezindeki ofisinde yaptığı ölçümlere göre, Hatay’daki hava kirliliği limit değerlerin çok üzerinde olduğunu bildirdi.Türk Tabipleri Birliği ve Temiz Hava Hakkı Platformu’nun açıklamasına göre, “Antakya kent merkezinde bulunan ve depremin ilk günü olan 6 Şubat’tan itibaren devre dışı kalan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın resmi hava kalitesi izleme istasyonunda altı aydır hiçbir hava kalitesi ölçümü yapılmıyor” ifadeleri yer aldı.Deprem bölgesindeki yoğun toz kirliliğine kamuoyunun dikkatini çekmek ve yetkilileri önlem almaya çağırmak amacıyla Hatay Tabip Odası Antakya ofisinde (konteyner) PM2.5 ölçümleri yapıldı. Bu ölçümlere göre; “10-11 Haziran günleri yapılan ve 22 saat 13 dakikalık kesintisiz ölçümde, PM2.5 ortalaması 48 µg/m3 olarak tespit edilmiştir. Bu değer DSÖ’nün 24 saatlik kılavuz değerinin üç katından fazladır. Aynı gün ölçülen en yüksek PM2.5 değeri 185 µg/m3’tür. 16-17 Haziran günleri yapılan ve 23 saat 16 dakikalık kesintisiz ölçümde, PM2.5 ortalaması 16 µg/m3’tür ve kılavuz değerin üstündedir. 10-11 Temmuz günleri yapılan ve 21 saat 10 dakika süren kesintisiz ölçümde, PM2.5 ortalaması 17 µg/m3 olarak tespit edilmiştir. Bu değer DSÖ’nün 24 saatlik kılavuz değerinin üstündedir. Aynı gün ölçülen en yüksek PM2.5 değeri 121 µg/m3” olarak kayda geçti.Hataylılar çıkan sonucun ardından sitem dolu sözler ile, “Depremden ölmedik ama daha sonrasında yapılan ihmalkarlık yüzünden öleceğiz. Hatay’da bildiğiniz zehir soluyoruz. Bu durumda kontrolsüz yıkımların sonucudur. Bizleri şimdilik belki etkilemeyecek ama ilerleyen süreçte ciddi hastalıkların başlamasına neden olacak. İlgi birimler, yetkililer söz hakkı ve yetki hakkı kimde ise bu duruma derhal çözüm getirmeli. Depremin ilk günü terkedildik, en azından şimdi yanımızda olun” siteminde bulundular.